ALICE HARİKALAR DİYARINDA / DERYA DEMET

Alice Harikalar Diyarında’yı herkes hayatının bir döneminde okumuş, izlemiş ya da en azından içeriğinin bazı bölümlerini duymuştur.
Küçükken videodan izlediğim Alice Harikalar Diyarında çizgi karakterinin bazı kısımlarını hatırlayabiliyordum. Alice, tavşanın arkasından atlar ve kuyuda ilginç objeler ile karşılaşır. Nargile içen meşhur tırtılla oldukça derin olduğunu anımsadığım fakat içinden tek bir cümleyi bile söyleyemeyeceğim sohbeti ve kraliçenin gazabından korktukları için beyaz gülleri kırmızıya boyayan iskambil kâğıdı askerler… Hem sihirli bir yolculuk yapmak hem de bu uzun zamandır hatırlamaya çalıştığım detayları belirginleştirip tam manasıyla hatırlayabilmek için yeni yılda ilk okuduğum kitabın bu olmasını istedim. İlk etapta günümüz teknolojisinden yararlanıp yazarı hakkında biraz bilgi edinmeye koyuldum. Yazarının matematikçi olduğunu öğrenince ve kitabın mesaj boyutunda alıntılarını görünce en yakın kitapçının yolunu tutmaktan başka bir yol kalmadı bana. Çocuk kitabı alıyor olmak biraz beni utandırsa da sonunda merakım son bulacağı için bu mahcubiyet çabuk geçti. Kitabı ertesi gün heyecanla okumaya başladım, muhtemelen iki günde bitirecektim. Kitap çoğu tipik çocuk romanı gibi ormanda başlıyor fakat sonrası oldukça düşünmeye teşvik edici. Bu kitaba bir çocuğun nasıl reaksiyon vereceğini gerçekten merak ediyorum. Karakterler ve olaylar hem olağanüstü hem de bir o kadar bize yakın. Mesela elinde saatiyle “Geç kaldım, geç kaldım!” diye koşuşturan tavşan, tipik günümüz insanını yansıtmıyor mu? Kimilerimizin aynadan çok baktıkları obje saatlerimiz değil mi?
Tespitlerin yanı sıra karakterlerin sohbetleri de oldukça derin. Mesela gün boyu oldukça fazla fiziksel değişim ve olağanüstü olay yaşayan Alice, bu durumu nargile içen tırtılla paylaştığında, tırtıl onun bu hâlini garipsiyor. Alice’in bir anda büyülü şekilde kısalan boyunun ona yaşattığı üzüntüden bahsettiği kişi ile aynı boyda, yani 7 cm, olduğunu keşfetmesi de ayrı bir kıssadan hisse teşkil ediyor.
Kitapta hâlâ anlayamadığım, hiç ihtimal vermesem de belki yazarın da anlam yüklemediği ayrıntılar var. Bu tırtıl neden nargile içiyor? Bir çocuk kitabı için değişik bir detay. Daha sonrasında gelişen diyalogda tırtılın Alice’e “Sen kimsin?” diye soruşu da ilginç. “Kimsin” sorusunun cevabı günümüzde insanın düşünmeksizin mesleğini söylediği bir soru olmuştur. Biz yaptığımız iş miyiz, değilsek neyiz? Bir eş, anne, baba, çocuk ya da torun?
Tamamı hayvanlarla olan diyaloglarla bezeli kitap, günümüzde okuduğumuz kişisel gelişim kitaplarıyla büyük bir paralellik gösteriyor. Kedi ile diyaloglar bunun en çarpıcı örneği.
Gününün büyük bir kısmını Harikalar Diyarında rastgele geçiren Alice ile kedi arasındaki diyalog, kitap dışında birçok kişisel gelişim kitabında paylaşılıyor ve kitabın özeti mahiyetinde:
“Alice: Buradan gitmek için bana hangi yolu izlemem gerektiğini söyler misin?
Cheshire Kedisi: Nereye gitmen konusunda iyi bir anlaşamaya bağlı bu.
Alice: Neresi olduğunun önemi yok!
Cheshire Kedisi: O zaman hangi yol olduğunun da bir önemi yok.
Alice: Sonunda herhangi bir yere varsın da.
Cheshire Kedisi: Elbette varacaksın. Eğer yeterince uzun yürürsen.”
Ne kadar tanıdık sözler değil mi?
Kediciğin delilik ile sarf ettiği sözlerde çok çarpıcıydı.
“Kedi ‘Şimdi, bak’ dedi ‘Köpek deli değildir. Tamam mı?’
Alice ‘Olmasa gerek’ dedi.
Kedi sözünü sürdürdü ‘İyi... köpek kızınca hırlar, keyiflenince de kuyruğunu sallar. Oysa ben kızınca kuyruğumu sallarım, keyiflenince de hırlarım. Bunun için deliyim.’ ”
Kitaptaki her bir karakter bir başka detayı bize yansıtmak için var. Neredeyse herkesin boynunun vurdurulması emreden kraliçe, bunu asla yapmayan cellat, hepsi arkadan bakıldığında ayırt edilemeyen iskambil kâğıdı muhafızlar, kendi şapkası olmayan şapkacı, sahte kaplumbağa, sadece ayın hangi gününde olduğunu gösteren bir saate sahip tavşan diye devam eden uzun bir liste…
Kitap detaylarına inilmesi ve üzerine düşünülmesi gereken bir eser. Sadece çocukların değil, yetişkinlerin de okumuş olsalar dahi tekrar okumalarını önerebileceğim türden bir kitap.
Umarım dileyenlerin yollarına onları Harikalar Diyarına götürecek tavşan çıktığında, onu fark edemeyecek kadar meşgul ya da ardından gidemeyecek kadar cesaretlerini kaybetmiş olmazlar.
Alice Harikalar Diyarında
Lewis Carroll
Çeviren: Sinan Ezber
İş Bankası Kültür Yayınları

2 yorum:

Geçen yıl sinemalarda filmini izlemiştik. İzlediğimiz ilk üç boyutlu film olduğu için görsel yanı daha çok etkilemişti. Ayrıntılara dikkat çeken bir yorum olmuş. Algıda seçilik olduğu düşünüldüğünde, her okuyucunun saptadığı ayrıntılar değişik olabilecektir. Yorumların paylaşılmasının en güzel yanı okuyucunun, ufkunun açılması, gözünden kaçan, atladığı konulara dikkat çekilmesi değerlendirmesini daha sağlıklı yapabilmesini sağlamasıdır. Serpil-Yasemin

Cok guzel bır analız olmus, bır ıngılız dılı ve edebıyatı mezunu olarak okulda 2. sınıfta okudugumuz bu kıtabın bız de derınlemesıne ıncelemesını yapmıstık, mesela alıce ın tırtılla olan konusmasında, tırtılın mantar uzerınde oturuyor olması, aralarında gecen dıyalogun donup dolasıp aynı yere gelmesını sembolıze ettıgını hatırlıyorum. Sizinde bıldıgınız gıbı mantar daire seklındeydı cunku. Bu dersın fınalınden 85 almıstım, notlarımı bulup sızınle paylasıcam :)

Sevgıler,
Zeynep

Yorum Gönder